Brahmanizm'in kutsal metinleri Brahmanalarla Upanişadlardır. Brahmanalar yaklaşık olarak M.Ö. 800 ila 600 yılları arasında tertiplenmişlerdir. Bunlarda kurbanlarla ilgili ve bunların karmaşık ayrıntılarını ya etimolojilerle ya da tanrılar üzerine efsanelerle haklı gösteren bahisler vardır.
Upanishadlar ise M.ö.600 ile 500 yılları arasında meydana getirilmişlerdir. Bunlar çok derin bir felsefeyi açıklamaktadırlar. Atman ile Brahman'ın özdeş şeyler oldugunu, insandaki ve güneşteki ruhun bir ve aynı şey oldugunu ve Tanrı'nın görünen her şeyin ta kendisi oldugunu izah eder. Bu konuda sayısız örnekler verir ve sağlam yaklaşımlar yapar. Brahmanizm'in ana tezleri de bunlardır, kainatın temel özü olan Brahman ile insanların derin benlikleri olan Atman'ın özdeşliği; daha önceki davranışların semeresi olan Karman ve buna bağlı olarak ruhgöçü ya da tekrar tekrar doğuş zinciri anlamına gelen Samsara. Ve brahmancılığın meşhur sözü; Tat tvam asi (Sen O'sun). Animizm'den ölülerin sonradan yaşadıkları fikrini alıp muhafaza etmekle beraber, aynı varlık tarafından birbirini sonsuz şekilde takip eden hayatlar yaşanabileceğini katiyen kabul etmiyordu.
Şimdi ise tersine olarak, yaratıkların sayısındaki düzenin önceki yaşamlardaki insan ve hayvan hayatlarının muhteva ve düzenine bağlı olduğu düşünülmektedir. Bu ise her bir yaşamın, daha önceki bir yaşama göre olduğu zorunluluğunu getiriyor, işte bu zarurete Karman adı verilmektedir.
Ruhun defalarca bedenlenişine olan inancın Hind'de ne derecede yaygın oldugunu, XI.yüzyılda Hindistan'ı ziyaret etmiş olan El Biruni'nin şu sözlerinden de anlayabiliyoruz; "İçten gelerek söylenen şehadet kelimesi Müslümanların özelliği olduğu gibi, tanrı üçlemesi Hristiyanların, Cumartesi gününe hürmet ise yahudilerin alametidir. Aynı şekilde Ruhgöçü de Hint dininin nişanıdır. Buna inanmayan o topluluktan değildir."
Kuralları
Az veya çok iyi bir hayat sürmüş olduğumuza göre, ölümden sonra da az veya çok yüksek bir hayata kavuşuyoruz. Yani, yeni bir bedene girişimiz, daha önceki hal ve gidişimize bağlı olan bir şeydir.
Böylece din düşüncesi, ahlakın da özü haline gelmektedir; insanın yaptıklarının iyi veya kötü oluşunun mükafatı veya cezası, sonradan daha iyi ya da daha kötü bir bedene giriş şeklinde ortaya çıkmaktadır.
Fakat yeniden doğmak "dünyanın ıstırabına" yeniden ortak olmak demektir. Hayatın böyle ebediyen yeniden başlayışı, ıstırapların da ebediyen yeniden başlayışı demektir. O halde kurtuluş nerden gelecektir? İnsan, Atman'la Brahman'ın tıpkılığına inandığı anda, arzu da sönecektir. İşte bu, bilgi yoluyla erişilen Kurtuluştur.
Vedizm
Bu dinin tanımı bu dinin kutsal metni olan Veda'da yapılmaktadır.Veda sözü bilgi demektir. Bu bilgi gözler yoluyla değil, kulak yoluyla elde edilen bilgidir. Metnin en eski parçası olan ve içinde 1.028 övgü (kaside) bulunan RigVeda M.Ö.1500 ile M.Ö.1000 yılları arasında tarihlendirilir.Bu insanlığın en eski kutsal kitabıdır. Vedizm tanrıları; İndra, Mithra,Varuna'dır.İndra Veda'da en fazla rastlanan tanrıdır.İndra bir doğa tanrısıdır. Gök gürültüsünün, fırtınanın ve yağmurun tanrısıdır. Bütün bunların yanında bir çeşit ulusal tanrı, savaş tanrısıdır ki kavmi için zafer dolu savaşlar yapar. Kaba, haşin gücün tanrısı olan İndra'nın karşısında, akıl tanrısı olan Varuna bulunmaktadır. Varuna ilkin gök, fakat daha çok göğün -yıldızlı göğün- tanrısıdır. Varuna daha sonra doğanın düzgün işlemesini sağlayan Evrensel Düzen Tanrısı ve dünyaya gözkulak olup insanlığa yol gösteren Ahlak Tanrısı haline gelmiştir. Varuna'nın yanı sıra bir de Mithra vardır ki gündüz göğün ışığının ve aynı zamanda Hakkın Tanrısı'dır. (Her şeyi gören tanrı) İnsanlar arasında adaletin iyice egemen olmasını sağlamakla yetklilidir.
Az veya çok iyi bir hayat sürmüş olduğumuza göre, ölümden sonra da az veya çok yüksek bir hayata kavuşuyoruz. Yani, yeni bir bedene girişimiz, daha önceki hal ve gidişimize bağlı olan bir şeydir.
Böylece din düşüncesi, ahlakın da özü haline gelmektedir; insanın yaptıklarının iyi veya kötü oluşunun mükafatı veya cezası, sonradan daha iyi ya da daha kötü bir bedene giriş şeklinde ortaya çıkmaktadır.
Fakat yeniden doğmak "dünyanın ıstırabına" yeniden ortak olmak demektir. Hayatın böyle ebediyen yeniden başlayışı, ıstırapların da ebediyen yeniden başlayışı demektir. O halde kurtuluş nerden gelecektir? İnsan, Atman'la Brahman'ın tıpkılığına inandığı anda, arzu da sönecektir. İşte bu, bilgi yoluyla erişilen Kurtuluştur.
Vedizm
Bu dinin tanımı bu dinin kutsal metni olan Veda'da yapılmaktadır.Veda sözü bilgi demektir. Bu bilgi gözler yoluyla değil, kulak yoluyla elde edilen bilgidir. Metnin en eski parçası olan ve içinde 1.028 övgü (kaside) bulunan RigVeda M.Ö.1500 ile M.Ö.1000 yılları arasında tarihlendirilir.Bu insanlığın en eski kutsal kitabıdır. Vedizm tanrıları; İndra, Mithra,Varuna'dır.İndra Veda'da en fazla rastlanan tanrıdır.İndra bir doğa tanrısıdır. Gök gürültüsünün, fırtınanın ve yağmurun tanrısıdır. Bütün bunların yanında bir çeşit ulusal tanrı, savaş tanrısıdır ki kavmi için zafer dolu savaşlar yapar. Kaba, haşin gücün tanrısı olan İndra'nın karşısında, akıl tanrısı olan Varuna bulunmaktadır. Varuna ilkin gök, fakat daha çok göğün -yıldızlı göğün- tanrısıdır. Varuna daha sonra doğanın düzgün işlemesini sağlayan Evrensel Düzen Tanrısı ve dünyaya gözkulak olup insanlığa yol gösteren Ahlak Tanrısı haline gelmiştir. Varuna'nın yanı sıra bir de Mithra vardır ki gündüz göğün ışığının ve aynı zamanda Hakkın Tanrısı'dır. (Her şeyi gören tanrı) İnsanlar arasında adaletin iyice egemen olmasını sağlamakla yetklilidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder