Hunor, kardeşi Magor ile birlikte kutlu bir geyiğin peşinde denizi geçerek Macaristan topraklarına ulaşır. Hunor'un soyundan Attila Han’ın geldiği söylenir. Magor'un soyundan ise Almos gelir. Başka bazı Orta Asya efsanelerinde Sakaların kurucusu olan iki kardeştirler.
Macar destanlarında Hunor ve Magor'dan bahsedilir. Bundan hareketle Moğların, bir Türk boyu olan Macarlar'ın ataları olduğu sanılmakla birlikte bu durumda da Macarlar'ın ilk yurdunun da Güney Anadolu olduğu sanılmaktadır. Ayrıca Moğol adının da Mağor'dan geldiği düşünülmektedir.
Gok ve Magok (Yecüc ve Mecüc) Benzerliği
Gok-Magok ifadesi Tevrat'ta ve İncil'de geçmekle birlikte Yahudiler, Hıristiyanlar, Araplar bu iki tabirden Türkler'i çıkarırlar. Yorumlarda "kafkasya'da yaşıyan insanların, İskitler'in kastedildiği" söylenir. Ancak bu iki kardeşin dini kitaplarda bahsedilen Yecüc ve Mecüc olmadığı sanılmaktadır.
Öte yandan Türk olan Kimmerlerle Sakalar Kafkaslar-Fırat yolunu takip ederek gelmişler ve MÖ 8. yüzyılda Orta Doğu bölgesine yerleşmişlerdir. Asur kaynaklarına göre Sakalar, Kimmerler'i kovalıyarak Kafkaslar'a geldiklerinde, Saka Kağanı Gok'un Parat ve Marat adında iki oğlu vardır ve MÖ 662 yılında Asur ülkesine saldırdıklarında yenilerek esir düşmüşlerdir. Parat'ın oğlu Madıva bunun üzerine tüm Anadolu, Suriye ve Filistin'i ele geçirmiştir şeklinde anlatılır.
M.S. 628 de yazılmış olan Süryanice İskender romanında, Gok isminin yanında geçen Mağok ismi de Türk kavimlerinin başbuğlarının adları ile anılır. (Mağok adını Türklerin atası Nuh'un torunundan almıştır). Urfa Psikoposu Âfram, sözünü ettiğimiz eserde şöyle yazmıştır: "Onlar Gok ve Mağok atlılarıdır. Küheylanlarının üstünde fırtına gibi uçarlar. Karşılarında durabilecek hiç kimse yoktur."
Goğarlar'ın, Gok'un soyundan Moğarlar'ın da Mağor'un soyundan geldiği sanılmaktadır. Moğ ülkesi, Van ve Hakkari çevresidir. Her ikisi de Saka boyudur. Buradan çıkan sonuca göre Türkler, Anadolu'ya Malazgirt Savaşı'yla ve Selçuklular döneminde değil de ondan çok daha önceleri Sakalarla gelmişlerdir.
Gok-Magok ifadesi Tevrat'ta ve İncil'de geçmekle birlikte Yahudiler, Hıristiyanlar, Araplar bu iki tabirden Türkler'i çıkarırlar. Yorumlarda "kafkasya'da yaşıyan insanların, İskitler'in kastedildiği" söylenir. Ancak bu iki kardeşin dini kitaplarda bahsedilen Yecüc ve Mecüc olmadığı sanılmaktadır.
Öte yandan Türk olan Kimmerlerle Sakalar Kafkaslar-Fırat yolunu takip ederek gelmişler ve MÖ 8. yüzyılda Orta Doğu bölgesine yerleşmişlerdir. Asur kaynaklarına göre Sakalar, Kimmerler'i kovalıyarak Kafkaslar'a geldiklerinde, Saka Kağanı Gok'un Parat ve Marat adında iki oğlu vardır ve MÖ 662 yılında Asur ülkesine saldırdıklarında yenilerek esir düşmüşlerdir. Parat'ın oğlu Madıva bunun üzerine tüm Anadolu, Suriye ve Filistin'i ele geçirmiştir şeklinde anlatılır.
M.S. 628 de yazılmış olan Süryanice İskender romanında, Gok isminin yanında geçen Mağok ismi de Türk kavimlerinin başbuğlarının adları ile anılır. (Mağok adını Türklerin atası Nuh'un torunundan almıştır). Urfa Psikoposu Âfram, sözünü ettiğimiz eserde şöyle yazmıştır: "Onlar Gok ve Mağok atlılarıdır. Küheylanlarının üstünde fırtına gibi uçarlar. Karşılarında durabilecek hiç kimse yoktur."
Goğarlar'ın, Gok'un soyundan Moğarlar'ın da Mağor'un soyundan geldiği sanılmaktadır. Moğ ülkesi, Van ve Hakkari çevresidir. Her ikisi de Saka boyudur. Buradan çıkan sonuca göre Türkler, Anadolu'ya Malazgirt Savaşı'yla ve Selçuklular döneminde değil de ondan çok daha önceleri Sakalarla gelmişlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder